Burak Eren ile üçleme (16)

Geride bıraktığımız sezon 15 hafta ayrı ayrı karşınıza çıktığımız "Burak Eren ile üçleme" temalı yazılara bu sene devam edeceğimizi belirtmiştik. Sezon öncesi hazırlık maçları, transferler, kamplar derken üçlemeyi bu sefer transferler üzerinden "beşleme" olarak gerçekleştirdik. Üçleme serisi geçen sene efsane şampiyonluğu gördü, bu sene de nice şampiyonluklar görmesi dileğiyle. Sportif Cümleler'den çok sevgili arkadaşımız Burak Eren'in kaleminden Galatasaray'ın transferleri Dany, Umut, Burak, Hamit ve Amrabat'ın analizi, sizlerle..

Dany Nounkeu
Ujfalusi, sezon sonunda futbolu bırakıyor. Ujfalusi'den sonrasını da kurgulamaz lazım, hatta bu sezondan bu duruma alışkanlık kazanmalı. Geçtiğimiz sezon gelen şampiyonlukta Ujfalusi'nin payı büyük ve bu sezon da Şampiyonlar Ligi arenası düşünüldüğünde geniş kadronun önemi olmazsa olmaz ve bu anlamda Dany transferini değerlendirmek lazım. Servet Çetin, son sezonlarında olduğu gibi geçen sezonu da kayıp geçirdi ve stoper anlamında bir alternatifi silmek durumunda kaldık. Peki onun yerine gelecek isim yerli mi olmalıydı diye soracak olursak, Serdar Aziz dışında alınacak bir yerli stoper daha olmadığını düşünüyorum ve yerliyi geçtim, Türkiye sınırları içerisinde olan yabancı futbolcuların bile piyasası çok uçuk. Dany için de önemli bir bonservis ödedik ama yapılası bir hamleydi bu. Gaziantepspor'da geçirdiği sezonlar oldukça başarılıydı Dany'nin, kendini bizlere kabul ettirmiş bir futbolcu. Top tekniği iyi düzeyde olan, hızı en büyük silahı ve hızından kaynaklı onu bek olarakta kullanabilme artısı. Savunma jokeri bir anlamda ve 26 yaşında olan bir futbolcu. Önünde çok uzun bir zaman var ve Dany transferini Ujfalusi sonrası günlere bağlıyorum fazlasıyla.

Umut Bulut
Beni takip edenler bilirler, Trabzonspor'da oynadığı dönemde de tam bir Umut Bulut manyağıydım. Umut Bulut'u her zaman savundum, övdüm ve bugün de övdüğümde ''Galatasaray'a geldi diye böyle konuşuyorsunuz'' gibi eleştirileri asla kabul etmeyeceğim. Umut Bulut'un neydi eksisi, çok basit goller kaçırması mı? Ama o Umut Bulut'un Trabzonspor'daki her sezonunda belli bir gol barajının altına düşmediğini, Türkiye'de 100'ler kulübüne girdiğini de unutmayalım. Elmander de çok golcü bir isim değil mesela, asıl olayı gol değil yani. Ama bu sistemin de en temel futbolcularından biri, sistemin hücumdaki farklılığını o yaratıyor. Gol atmaktan öte, gol yollarını açması, rakibe uyguladığı baskı, neredeyse her maçta sahanın en çok koşan futbolcusu olması gibi. O Elmander olmadığında da Galatasaray'ın nasıl sıkıntılar yaşadığını geçtiğimiz sezon gördük. Bu yüzden de Elmander'in alternatifini yaratmamak olmazsa olmaz bir durumdu ve bu yüzden Umut Bulut transferi nokta atışıdır. Hücumun birçok mevkisinde oynatabileceğimiz, Elmander misali bir mücadele katkısı getirebilecek, savaşan bir futbolcu. Bu yüzden de attığı golden ziyade sahada göstereceği katkı ilk bakacağımız durum olmalı. Umut Bulut'un kariyer sezonlarından birini geçirmesini bekliyorum ve sezon sonunda onun kiralık opsiyonunu almak ilk işimiz olacak.

Hamit Altıntop
Uzun ve zorlu bir süreç. Transferin bu kadar uzun süreceğini tahmin etmemiştim. Kafalardaki algı, Real Madrid'in Hamit Altıntop'u gözden çıkardığı üzerineydi ama bir sezon neredeyse hiç faydalanmadıkları bir futbolcudan 3.5 milyon avro bonservis kazandılar. Bizler Hamit Altıntop bedavaya gelir kafasındaydık ve bu da transferin zorlu sürecine işaret. Ayrıca Fenerbahçe'nin de Hamit Altıntop üzerindeki ilgisi, Hamit Altıntop'un zorlu menajeri derken umudu kesmiştim ama onun Galatasaray'a gelmek istemesi bu transferi gerçekleştirdi. Uzun uzun konuşmaya da gerek yok aslında, hepimizin bildiği, neler yapabileceğini kestirdiği bir futbolcu Hamit Altıntop. Engin Baytar'ın geçen sezon yaptığı katkıyı akıllara getirelim, özellikle de mücadele ve savunma anlamında. Dörtlü orta sahada iki tane kreatif kanat kullanmak savunmayı yıpratabilir ama sol tarafa kreatif bir isim düşünmek, sağ tarafta da Hamit Altıntop gibi mücadeleci bir futbolcuyu kullanmak 4-4-2'i ya da hangi sistemde oynayacaksak farketmez takımın orta sahasını daha etkin kılacaktır ki, geçtiğimiz sezon bu takımın en güçlü yönü orta sahasıydı. Hamit Altıntop'ta joker futbolculardan, her iki kanatta, orta sahanın göbeğinde, sağ bek olarak kullanabileceğimiz, lider karakterli, mücadeleci ve oldukça kariyerli, tecrübeli bir futbolcu. Öncelikle büyük bir karakter, sonrasında ise önemli bir futbolcu transfer ettik diyebiliriz.

Burak Yılmaz
Son yıllarda görülmemiş bir tablo bu, çok büyük yerli yatırımları yaptık. Pamuk elleri de cebe götürerek, bu önemli. Bonservisi elinde olan, maliyeti düşük futbolcularla ilgilenmedik bu sefer, nokta atışına yönelerek ve bu anlamda paraya acımayarak. Burak Yılmaz transferi de oldukça zorlu bir süreçti. Futbolcu Avrupa'ya gidecek derken, Lazio ya da Lokomotiv Moskova diye de düşünürken bir anda Galatasaray'a kazandırılmış bir futbolcu. Hep söylediğimi yine tekrar edeyim, futbolcuyu bedavaya almadık, sözleşmesindeki maddeyi uyguladık. Burada suçlu taraf futbolcuyu transfer eden değil, böyle kaliteli bir futbolcuya o maddeyi koymayı kabul eden yönetimindir. Bu yüzden de legal ve akılcı bir transfer. Yabancı kontenjanı uygulanıyor bu ülkede ve Türkiye geneline de baktığımızda yerli forvet açığı çok büyük. Milli Takım'dan görebiliyoruz bu durumu, Burak Yılmaz'ın alternatifi yok ve siz yabancı hakkınızı forvetten yana kullanmıyorsunuz böyle bir ortamda. Bu çok önemli ve alınabileek herhangi bir yabancının da Burak Yılmaz vari bir etki yapabileceğini düşünmüyorum ben. Trabzonspor, ona odaklı bir futbol oynuyordu ama bu da bir sistemdir. Yine de Galatasaray, Burak Yılmaz'a odaklı oynamaz. Bu da Burak Yılmaz'ın belki 20 golün bile altında kalacağını gösterir ama onu atacağı gol sayısından öte verimliliği ile değerlendirmek gerekecek ve böyle bir kadronun içerisinde de Burak Yılmaz'ın geçtiğimiz sezonlarının üstüne koyacağını düşünüyorum.

Nordin Amrabat
Onun transfer hikayesi hepsinden farklı. Ben bir futbolcunun, bir takım için bu kadar fazla can attığına daha önce pek de fazla şahit olmadım. Amrabat, Galatasaray'a transfer olabilmek uğruna elinden gelen tüm çabayı gösterdi ve Galatasaray da bu çabayı yüz üstü bırakmadı. 8 milyon avro bonservis çok büyük bir rakam, hatta 8.6 milyon avro'ya gelen toplam bonservis maliyeti. Kayserispor, Amrabat'dan istediğini aldı, bunu belirtelim önce ve geçmişe fazla girmeden önümüze bakalım derim. Fatih Terim çok istedi Amrabat'ı. Hoca istediğinde de bir bildiği vardır diyoruz daima. Sürpriz bir transfer oldu aslında, ihtimal vermiyorduk. Galatasaray'ın özlediği tarzda bir futbolcu Amrabat. Geçtiğimiz sezon Riera'dan istediğimizi alamadık. Bu yüzden de kreatif bir sol açık gerekliliği olmazsa olmaz gibiydi. Şu eleştiri noktası olabilir, böylesine bir rakama Amrabat'dan daha iyisi alınabilir gibisinden ve doğru bir eleştiridir ama Amrabat'ın da bu iddiası, Galatasaray için çabalaması ona bu şansın verilmesi gerekliliğini doğurur. Piyasasını daha da yükseltmek onun elinde, bu kalitesi fazlasıyla var. Ama tutmaması durumunda da iki sezona kalmaz kendisini Katar'da bulur, bu da çok açık. Kreatif bir futbolcu Amrabat, taraftarı heyecanlandıracak hareketleri yapan, maçın tüm seyrini bireysel yetenekleriyle değiştirebilen. Onu da ihtiyaca yönelik bir transfer olarak değerlendirebiliriz.

2 yorum:

  1. Güzel analz.. Bir konuya daha değinmek istiyorum. Dany'nin üstündeki formayı daha önce görmemiştim yahu nedir o ?

    YanıtlaSil
  2. Antreman forması diyelim, maç öncesi ısınmak için özel bir forma.

    YanıtlaSil

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.