Maça Doğru | Eurocup'ta perde açılıyor.

Galatasaray Medical Park şampiyonluğu hedeflediği Eurocup'ta perdeyi açıyor. Gruptaki ilk maçında Trefl Sopot deplasmanına çıkacak olan Ergin Ataman'ın öğrencileri böylece Avrupa mesaisine de başlamış olacak. En son 2010-11 sezonunda mücadele ettiğimiz Eurocup'ın ilk maçında hedef tartışmasız galibiyet. Polonya deplasmanındaki mücadelemiz saat 21:00'de başlayacak. Maçın naklen yayını ise  Eurosport 2 ve Lig TV 3'ten olacak.

Maç öncesi takımımızın son durumuna baktığımız zaman oldukça formda bir görüntüde olduğumuzu söyleyebiliriz. Şu ana kadar çıktığımız 7 resmi maçta mağlubiyet yüzü görmeyen takımımızda kazanma alışkanlığının yavaş yavaş oturduğunu söylemek mümkün. Kadromuza baktığımız zaman ise tek eksik olarak Göksenin Köksal göze çarpıyor. Muhtemelen ameliyat olacak genç oyuncumuzun uzun süre parkelerden ayrı kalması söz konusu. Onun haricinde herhangi bir eksiğimiz bulunmuyor. En son oynanan Olin Edirne maçında hafif sakatlığından ötürü dinlendirilen Henry Domercant de bu maçta forma giyecek. İsmi bazı Euroleauge ekipleriyle anılan Jaka Lakovic'in ise bu maçta kadroda olsa bile oynama olasılığı zayıf gözüküyor. Galatasaray Medical Park başantrenörü Ergin Ataman eğer kısa oyunculardan birini dinlendirmek isterse o zaman Lakovic forma şansı bulabilir.

Takım olarak şu ana kadar gösterdiğimiz performansa baktığımız zaman Beko Basketbol Ligi'nde çıktığımız maçlarda 4/4 yaptığımızı görüyoruz. Bu maçlarda ligin en çok sayı atan ve en az sayı yiyen takımı olarak dikkat çeken Galatasaray Medical Park oyunun her iki yönünde de ne kadar aktif olduğunu gösterdi. Bu maçlarda takımın en skoreri olarak 15.5 sayı ortalamasıyla oynayan David Hawkins dikkat çekerken Milan Macvan da 13.2 ortalamayla ona yardımcı oldu. Ligde ribaund alanında da tüm rakiplerinin önünde 1. olan takımımız maç başına 34.5 ribaund alırken Furkan Aldemir maç başına aldığı 9 ribaundla takımın bu alanda en öne çıkan ismi oldu. Şut yüzdelerinde ise 3 sayılık atışlarda ortalama diyebileceğimiz %36'yla isabet sağlayan takımımız 2 sayılık atışlarda ise %61.5 gibi iyi bir yüzde yakaladı. Haftadan haftaya maç oynayarak sezona giren takımımız yoğun maç temposuna ayak uydurabilmek için geçen hafta Sırbistan'a gitmiş ve üst üste oynadığı 2 hazırlık maçını da kazanarak katıldığı turnuvadan şampiyonlukla ayrılmıştı.

GRUBUN SÜRPRİZ PEŞİNDEKİ TAKIMI: TREFL SOPOT
Rakibimiz Trefl Sopot'a baktığımızda ise tempolu oynayan ve dinamik bir takımla karşılaşıyoruz. Kadrosunda sadece 3 yabancı oyuncu bulunduran Polonya ekibinde geriye kalan isimler arasında fazlaca genç isim olması göze çarpıyor. Bu kadroda oyun kurucu Frank Turner, forvet oynayan Filip Dylewicz, uzunlardan Sime Spralija ve Kurt Looby gibi isimler dikkat çekiyor. Genellikle yabancı oyuncularla birlikte tecrübeli Polonyalıların da sorumluluk aldığı kadronun tamamının yaş ortalaması 24.2 gibi düşük sayılabilecek bir sayı. Bu isimlerden 6 tanesi ise kendi altyapılarından çıkardıkları oyuncular. Zaten ligin en güçlü ekibi olan Asseco Prokom'un Trefl'in bünyesinden ayrılıp kendi yoluna devam etmesinden sonra ekonomik olarak küçülmeye giden Sopot'un genç oyuncu yetiştirip oynatmaya da önem verdiği biliniyor. Trefl Sopot geçen sezon Polonya Ligi'nde final oynama başarısı göstermiş, ancak Euroleague'in müdavimlerinden biri haline gelmiş Asseco Prokom'a bu seride yenilmişlerdi.

Rakip takım şu ana kadar kendi liginde çıktığı 6 karşılaşmada aldığı 5 galibiyetle ve 1 maç fazlasıyla lider bulunuyor. Sopot'ta en dikkat çekici olan özellik şu ana kadar çıktıkları 6 maçın hiçbirinde 80 sayının altına düşmemeleri olarak göze çarpıyor. Bu maçlarda rakip potalara 93.1 sayı gibi dikkat çekici bir ortalamayla hücum ederlerken kendi potalarında ise ortalama 74 sayı gördüler. Tabi bu istatistiklerin Avrupa'nın alt düzey liglerinden birinde yakalanmış olduğunu da hatırlatalım. Ancak yine de buradan tempolu bir basketbol oynama anlayışında olduklarını çıkarabiliriz. Bireysel anlamda ise Filip Dylewicz maç başına attığı 15.8 sayıyla takımın en skoreri olurken Frank Turner da 15.7 ortalamayla onu takip ediyor. Filip Dylewicz ribaund konusunda da 6.8 ribaund ortalaması tutturarak bu alanda ön plana çıkarken asistlerde ise Frank Turner maç başına  8 asist yaparak topa en çok yön veren oyuncu oldu. Ligde oynadıkları son maçta deplasmanda PGE Turow'u 80-76 mağlup ederlerken Frank Turner bu maçtaki 25 sayı-11 asistlik performansıyla yıldızlaştı.

Bu akşam oynayacağımız Trefl Sopot maçıyla birlikte kupayı hedeflediğimiz bir başka arenaya daha adımımızı atıyoruz. Sopot grubun en zayıf takımı. Lokomotiv Kuban ve Donetsk gibi rakiplere oranla daha zayıf bir kadroyla mücadele ediyorlar. Ancak bu tarz takımların özellikle kendi evlerinde oynadıkları maçlarda taraftarıyla birlikte havaya girip tempolu bir oyunla zaman zaman büyük takımlara sürpriz yapabildiklerini de biliyoruz. Bu anlamda maçın başından itibaren kontrolü elimize alırsak gerisi daha rahat gelecektir. Ergin Ataman'ın şu ana kadar yarattığı takımın bunu yapması da tahminimizce pek zor olmayacaktır. Bu maçı kazanmak sıralama açısından sonrasında oynayacağımız daha zorlu maçlar için de bizi rahatlatacaktır . Artık Yenilmez Armada'nın da bir Avrupa Kupası kaldırması gerektiğinin farkındayız ve bu takım bu sezon o kupayı kaldırabilir. İlk adımı bu akşam atıyoruz, yolumuz açık olsun!

Hiç yorum yok

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.