Tugay Kerimoğlu: Galatasaray bir dünya markasıdır..

Eylül ayının son gününde İtalyan teknik adam Roberto Mancini ile birlikte göreve gelen ve yardımcı antrenör olarak Galatasaray'da ikinci kez görev alan Tugay Kerimoğlu, sezonun sona ermesinin ardından kulüp televizyonuna önemli açıklamalarda bulundu. Mancini ile birlikte zor bir görevi devraldıklarını ifade eden Tugay Kerimoğlu, sezonun son bölümüne doğru takım olarak çok iyi bir hava yakaladıklarını ve bu havanın getirdiği motivasyonla Şampiyonlar Ligi bileti aldıklarını belirtti. Tugay Kerimoğlu'nun hem geride bıraktığımız sezon, hem de gelecek sezon adına açıklamalarının tamamı şu şekilde..

SEZON DEĞERLENDİRMESİ..
Gemiyi sağ salim şekilde limana yaklaştırdık. Geldiğimizden güne bu yana sıkıntılar yaşadık ama hepsini hocamızın önderliğinde oyuncularla birlikte çözmeye çalıştık. Hep pozitif düşünmeye çalışan bir insanım. Başarıyla sezonu bitirdik. Bireysel anlamda çok yetenekli futbolcularımız var, aradaki çözülmesi gereken konu sevgiydi. Bu da son 5-6 maça yansıdı. Sezonun bitmesini istemedim, her şey güzel bir şekilde ilerlemeye başladı. Gelecek sezon daha iyi olacak. Bu iş ekip işi. Teknik ekibi, oyuncusu, çalışanı. Bir tek istediğimiz vardı; herkesin sevgisini ve işine saygısını göstermesi.

SON 5-6 HAFTA..
Deplasmanlarda kötü futbol oynamıyorduk ama istediğimiz sonuçları alamıyorduk. Ancak bunu oyuncularımızla konuşarak aşmaya çalıştık. Oyuncularımızın o kadar güçlü bir karakteri var ki, bunu son 5-6 haftada gösterdik zaten. Bizim aramızda çok güzel bir sevgi bağı var. Ben hiçbir zaman oyunculara uzak olmayı tercih etmem. Tabii ki arada dozunda, mesafesi olmalı ancak kimseyi kimseden ayırmam, ayırmayacağım da. Hepsiyle tek tek konuşarak, neyin nasıl yapılması gerektiğini anlatıyoruz. Galatasaray futbolcusu her zaman kaliteli olmalıdır. Hiçbir futbolcumuzdan herhangi bir saygısızlık görmedim.

ROBERTO MANCINI VE YARDIMCI ANTRENÖRLÜK..
Futbolculuk ve antrenörlük birbirinden çok farklı. Çizginin ötesine geçtiğinizde 30 tane evladınız oluyor. Teknik direktörseniz her şeyle ilgilenmelisiniz. Bu sezon oynadığımız tüm karşılaşmalardan keyif aldım. Oyuncularımız her maç % 100’üyle mücadele etti. Ertelenen Juventus maçını unutamıyorum. Oyuncuları tekrar motive etmek çok zordur. Ancak alnımızın akıyla çıkmayı başardık. Sneijder’ın golünden sonra çok farklı ruh hali içindeydik. Top ağlarla buluştuğu zaman dünyanın en mutlu insanı olursunuz.

Şu an Roberto Mancini ile çalışarak bazı şeyleri gözlemliyorum. Teknik direktörlük anlamında da kendime çok güveniyorum. Galatasaray’dan teknik direktörlük görevi geldiği zaman seve seve kabul ederim. Ancak ben şundan yanayım; bir anda çıkmak değil, merdivenleri yavaş yavaş, emin ve karakterli bir şekilde çıkmaktır. Sonrasındaysa o günler varsa oturup masaya, seve seve Galatasaray’a hizmet etmekten yanayım. Hiçbir zaman görevden kaçmam. Olacağı varsa olacaktır zaten, önüne geçemeyiz. Sabır mekanizması Türkiye’de yok, 3-4 maç kaybedildiği zaman hocayı gönderiyoruz. Biz de her şey başarıya endeksli, eskiden kazandığı kupalara şampiyonluklara bakmadan 3 maç kaybedilince gönderiyoruz bu kişiye saygısızlık yaptığı işe saygısızlık kişiyi hiçe saymaktır. Alex Ferguson göreve ilk geldiği dönemlerde başarısız olmuş ancak sonradan sabır gösterilerek beklenen başarı sağlanmıştır.

Hocayı İngiltere'den beri tanıyorum, bir defa antrenmanın sektiğini aksadığını görmedim, bir kere iş disiplinsizliği gördünüz mü? Bu ülkeye kimler geldi kimler gitti. Herkes başarılı olacak diye bir kaide yok herkes başarılı oldu mu hayır tabii ki, sabretmek lazım insanlara. Bizde neden hemen birilerini gönderelim, yerine başkası gelsin mantığı konuşuluyor. Roberto Mancini'nin yaptığı az buz bir iş değil. Premier Lig'de inanılmaz başarılar yakalamış, tanımadığı bir ülkeye gelmiş, üç kulvarda yarışmış. Biz de ona yardımcı olmaya çalıştık, hakkında birçok şey yazıldı. İlk senesidir sabırlı olmak lazım, misafirimiz o bizim siz evinizdeki misafirle uğraşır mısınız? Doğru değil bu hareketler. Bizim hocayla çok güzel bir ortamımız var, şakalaşırız yeri geldiği zaman ciddi oluruz, fikirlerimizi birbirimize söyleriz yeri geldiği zaman ayrılırız fikirlerimiz de ama en nihayetinde ortak paydada buluşuruz ortaya çıkan bir fotoğraf vardır, ama insanlar o burada oynatılır mı bu burada oynatılır mı, dünyada oyun formatı çok değişti ancak o gün maçta değişiklikler binlerce değişkene bağlı, yok o oynamasın bu oynasın Türkiye'de 76 milyon teknik direktör var. Yüzde yüz demokratik bir ortamda çalışıyoruz hocalar olarak tek gayemiz Galatasaray, kimsenin kimseden bir beklentisi yok, kişilerle ilgili değil genel anlamda yorumlama yapılsın kişilere değil genele bakın, beni hocayla karşılaştırdılar ben hiç sesimi çıkarmadım Türkiye'de 76 milyon teknik direktör var.

Hakkımda ağır söylemlere yer verildi ama cevap vermeyi hiç sevmiyorum, kimseden çekinmem kimseden bir şey saklamam, bu kulüp beni ne zaman çağırdığında görev verdiğinde hiçbir zaman görevden kaçmadım, bundan daha kötü anlarda da geldim görev yaptım Hagi döneminde mesela, Bülent Ünder dönemi örneğin, o zaman da elimi taşın altına sokmasını bildim ancak önümde her zaman bir teknik direktör vardı ona saygısızlık yapamam. Şimdiyse Roberto Mancini var. Buranın patronu odur, ona saygısızlık yapamam, ne yapıncağını söylemem. Biz sadece ona fikir veririz, destek oluruz, en son kararı o verir. Onun önüne geçemem, karar mekanizması hocadır. Hak etmediğim onlarca şey duydum, üzüldüm ama çok da fazla değil. Benim üzüldüğüm tek yer yok bu oynar mı? Bu, bu yerde oynar mı? 'Tugay hoca Mancini'ye neden bunu söylemiyor', siz bir kez kulübede otururken bizim hocayla ne konuştuğumuzu nereden bilebilirsiniz ki... Ama mantıklı olun lütfen. Mantıksız yaklaşımlarla konuşmayarak en büyük tepkiyi veririm. Benim için aslolan Galatasaray'dır. Gün gelir bana kapıyı da gösterirler, ona da şu an görev verildiği gibi saygı duyarım. Kimse istedi diye ıstıfa etmem görevi bırakmam.

GALATASARAY'DA YENİ DÖNEM..
Ben kimseyle kötü olmak istemiyorum, dürüstlüğü seçtim yok ona laf yetiştireyim buna bir şey söyleyeyim bana göre değil, tanımadığınız bir iki kşiyle ilgili nasıl yorum yapabilirsiniz ki insanlar bana soğuksun der nereden biliyorsun beni tanımadan, tanıdıktan sonra soğuk değilmişsiniz deniyor. Transfer politikamızın böyle olması normal bakın dünyaya Barcelona, Ajax, Real Madrid, Arsenal hepsi yapılanmaya genç oyuncu politikasına gidiyor, elit ve kaliteli oyuncularla bunu yapmalıyız, bir iki sene sonra meyvesini alacağız.

Şampiyonlar Ligi kupasını alabiliriz futbolda her şey olabilir Galatasaray UEFA'yı, Süper Kupa'yı almış ama bu maddiyata bağlı. Galatasaray bir dünya markası, o platformda yarışabiliriz. Düzenimizi tam olarak oturtalım neden olmasın. Futbolda olmaz diye bir şey yok ama bütçe ortada. Galatasaray bir dünya markası. İşleyişte sorun olmazsa Galatasaray en üstte yer alabilir.

ARDA BİZİM EVLADIMIZ..
Arda'nın futbol bilgisine yaşadıkları backgroundunu geliştiriyor. Bir anımı anlatayım Arda'yla yaşadığımız. Hocam herkes kötüleme peşinde kimse yardım etmiyor ne yapayım diye sorduğunda bana. Arda Turan'a Türkiye'de şampiyonluk yaşadın Şampiyonlar Ligi'ne gittin yapacağını yaptın demiştim. Ben 29 yaşında gittim ama Arda'nın erken gitmesi çok iyi oldu. Arda bakıldığında sempatik ve girişken bir çocuk . Her zaman herkes sempatisini ayrıca seviyor. Arda'ya ne görev verirseniz başarır. 110 dakika deseniz 200 dakika deseniz oynar. Bugün bakıldığında yine Avrupa'da başarı sağlayacak oyuncular var. Ben gitmelerinden yanayım çünkü bu döngü devam edecek. Burak, Selçuk var, yabancılardan Melo Sneijder var. Bunlar ilerde gidecek yerine başka isimler gelecek. Ben bir fırsat oldu gittim ve 40 yaşında bıraktım. Neden orada bırakılmasın ki? Ben Arda'nın konumunun çok önemli olduğunu düşünüyorum. Ve buradan kendisini bir kez daha tebrik ediyorum

Hiç yorum yok

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.