Stephane Lasme'nin açıklanan cezasında tutarsızlıklar!

22.05.2016 tarihindeki Spor Toto Basketbol Ligi Play-Off Çeyrek Final serisi 3. maçından sonra yapılan doping kontrollerinde idrarında “Carboxy-THC” maddesine rastlanan Stephane Lasme'nin cezası belli oldu. TBF Disiplin Kurulu, Stephane Lasme'ye 1 yıl hak mahrumiyeti cezası ve 50.000 TL para cezası verdi. Fakat bu karar, kendi içerisinde ve daha önce verilen emsal kararlarla birlikte incelendiğinde bazı tutarsızlıklar içeriyor. Bu tutarsızlıkları kısaca toplayalım...

Öncelikle, bir oyuncu yasaklı maddeyi bir kez kullandığı zaman daha düşük ceza alırken; ikinci kullanımında ceza kurallar gereği caydırıcılığı arttırmak için daha çok oluyor. Stephane Lasme'nin sicilinde böyle bir cezası yok. FIBA'nın konuyla ilgili kural kitabının 10.7.4.1. maddesine göre iki ihlal sayılabilmesi için, ilk kullanımdan sonra, ikinci kullanımdan önce mutlaka oyuncuya ilk ihlalin bildiriminin yapılması gerekiyor. Lasme'nin cezasının gerekçeli kararında zaten bu yazıyor. Lasme'nin ilk ihlali 22.05.2016, ikincisi ise 31.05.2016. Arada 9 günlük süreç var. İlk ihlali içeren testin sonuçları 10.06.2016 tarihinde açıklanıyor, 13.06.2016'da oyuncuya tebliğ ediliyor. Yani 31.05.2016'da ortaya çıkan ikinci kullanım, ilk ihlalin tebliğinden önce yapılıyor. Bu otomatik olarak iki ihlal olasılığını ortadan kaldırıyor. Fakat aksi yönde karar verilmiş.

Stephane Lasme, 22.06.2016 tarihinde Girit Üniversitesi'nden bir sefer kullanım yaptığına dair Toksikoloji Raporu alıyor fakat Disiplin Kurulu bunu dikkate almıyor.

Gelelim diğer sıkıntılı noktaya. Gerekçeli kararda açıklandığı üzere Lasme'nin cezası FIBA'nın daha önce verdiği bir emsal karar üzerinden verilmiş. Bu karar, 2009 yılında Ricardo Leshaun Hill'de yine "Carboxy-THC" maddesine rastlanmasıyla veriliyor. Fakat emsal karar ile Lasme'nin durumları birbirinden farklı. Şöyle ki; Ricardo Leshaun Hill, 2003 yılında aynı maddeye rastlanması sonucu cezalandırılmış bir sporcu. 2009 yılında kullanım tekrar ediyor ve oyuncu 1 yıllık cezaya çarptırılıyor. Yukarıda da bahsettiğim gibi Lasme'nin geçmişinde bir cezası yok ve emsal karardaki olay ile Lasme'nin olayı benzeşmiyor.

Verilen cezanın iyi niyet içermediğinin bir diğer kanıtı da yakın dönemde yaşadığımız benzer olaylar. 2011 yılında James Gist'in numunesinde yine aynı maddeye rastlanmıştı ve oyuncu 3 ay cezaya çarptırılmıştı. Gist, 2015'te Panathinaikos forması giyerken bir kez daha aynı maddeyi kullandığı tespit edildi ve ikinci kullanım olmasına rağmen 8 ay ile cezalandırıldı.

Sadede gelirsek; gerekçeli kararda belirtilen 2009 yılındaki emsal karar Lasme olayı ile benzerlik taşımıyor. Lasme'nin iki ihlal yaptığına dair hukuki yorum, yanlış bir yorum. Ayrıca Lasme'nin getirdiği rapor dikkate alınmıyor dahi. Gist ve daha da çoğaltılabilecek örnekler ışığında Lasme'nin cezası tek kullanımlık bir ceza olması gerekiyor ve bu da 3 aylık bir men cezasıdır. Verilen kararın hukuken sakat olduğu, cezanın maksimumdan verilmek için çabalandığı aşikar, iyi niyet içermemekte. CAS'a gidildiği takdirde eminim ki bu ceza CAS'tan dönecektir.

Yazının sonuna, aradaki tutarsızlığı okumak isteyenler için Stephane Lasme ve Ricardo Leshaun Hill hakkındaki gerekçeli kararların linklerini ekliyorum. 

Stephane Lasme'nin gerekçeli kararı..

Ricardo Leshaun Hill'in gerekçeli kararı..

Eren Akın

Hiç yorum yok

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.