Video Analiz | Bruno Fitipaldo'nun saha içi özellikleri..

Sezona Russ Smith ve Justin Dentmon ikilisi ile başlayan ancak bu oyuncularından bir türlü istediği verimi alamayan Galatasaray Odeabank, bu iki oyuncu ile yollarını ayırdıktan sonra transfer çalışmalarına hız verirken sürpriz bir şekilde aradığı ismi İtalya'da buldu. İtalya pasaportuna da sahip Uruguaylı oyun kurucu Bruno Fitipaldo ile 1+1 yıllık sözleşme imzalayan takımımız, bundan böyle takımın direksiyonunu Fitipaldo'ya emanet edecek.

İLK DEFA BU SEVİYEDE
Şüphesiz Bruno Fitipaldo adı basına düştüğünde benim gibi birçok kişi oyuncu hakkında hiçbir şey bilmiyor hatta adını bile ilk kez duymuştu. Ülkesi Uruguay'da oldukça önemli bir ikon olan ve 15 yaşından beri Milli Takımının formasını giyen Bruno Fitipaldo, Avrupa'da ise sadece 6 aydır oynuyor. Yani daha yazının başında onun hakkında söyleyebileceğim ilk şey, buralarda oynayabilecek tecrübesinin az olduğu. Bu tabi ki eksi olarak düşünülebilecek bir nokta ve özellikle Güney Amerika ve Avrupa basketbolundaki kalite farkını düşünürsek ilk etapta uyum sorunu olabileceğini söylememiz hata olmaz. Ancak burada Bruno'nun oyun zekasının çok kötü olmadığını ve ilerde anlatacağım şekilde değişik oyun planlarına sağlayabildiği uyumu düşünürsek, bu süreç çok fazla sancılı olmayabilir. Ancak her şeye rağmen bu uyum ve seviye problemi birazdan anlatacağım özelliklerinin tamamını Avrupa'da üst seviyede göstermesine engel olabilir. 

FITIPALDO NASIL BİR OYUN KURUCU?
Bu soruya verilecek cevap aslında biraz komplike bana kalırsa. Çünkü Bruno Fitipaldo'yu sadece atan veya attıran oyun kurucu profillerine sığdırmamız güç. Takım arkadaşlarına pozisyon hazırlama konusunda önemli meziyetleri olan ve oyununda bunu ön plana koyan Bruno, aynı zamanda kendi pozisyonunu da daima kovalayan bir oyun kurucu. İkili oyun oynarken rakip oyuncu perdelemede alttan geçerse çekinmeden kaldırıp üçlüğünü atabilen ya da rakip pivot kendisine penetre edecek kanalı açarsa potaya kadar uzanmaktan çekinmeyen Bruno'nun oyun aklının yüksek olması ve pozisyonları ezbere oynamaktan ziyade görerek oynaması takım akışkanlığının sağlanması noktasında önemli bir artı katacaktır takımımıza. Bunu yaparken de bir oyun kurucuda bulunması gereken en önemli özelliklerden biri olduğuna inandığım driblingini erken kesmemesi ve hareket halindeyken pas atabilmesi mutlaka onun keskinliğini arttıracak önemli noktalar.

Bruno Fitipaldo için genel olarak oyun temposunu ayarlama konusunda da başarılı bir isim diyebiliriz. Geçiş hücumlarını kovalayan ve erken oynadığı ikili oyunlarla direk sayıyı düşünen Bruno buna rağmen pozisyon uygun değilse çok zorlamadan set hücumuna dönebiliyor. Özellikle hızlı hücumlarda koşan uzunları ödüllendirmeye çalışması da onun tüm takımı işin içine sokması açısından pozitif bir done. 

KESKİN İKİLİ OYUNLAR
Bruno Fitipaldo'nun oyununda en dikkat çeken nokta şüphesiz oynadığı ikili oyunlar. Bizim gibi oyununu oynadığı ikili oyunlar üzerine kuran ve mümkün oldukça isolation oyunlarını tercih etmeyen bir takımda Bruno'nun takıma katacakları oldukça fazlaca olacaktır. Ayrıca bu durum onun sistemimize sağlayacağı uyum sürecini de azaltacak bir nokta bu. 

Bruno'nun ikili oyunlarına bakarsak yukarıda bahsettiğim gibi driblingi erken kesmemesi ve pozisyonu ezbere oynamaktan ziyade görerek oynamaya çalışması oldukça önemli. Sadece uzununu beslemeyi düşünmeyen Fitipaldo aynı zamanda kendi şutunu da kovalarken; ters tarafları da iyi buluyor. Bu da bizim gibi kaliteli köşe şutörleri (Diebler, Micov, Daye) bulunan bir takıma büyük bir esneklik katacaktır. Genelde tepede oynadığı ikili oyunlardan sonra köşeleri arayan ve 2. hatta zaman zaman 3. opsiyon olarak uzununu düşünen Uruguaylı oyun kurucu, driblingi kesmeden sonuna kadar en uygun pozisyonu kovalıyor. 

Fitipaldo'nun en önemli artılarından biri de tepe ikili oyunu oynarken yapılan back door katları çok iyi görüp bunları ödüllendirmesi. Saha görüşü oldukça iyi olan ve kafası sürekli yukarıda olan Bruno'nun bizim gibi hücumda hareketsiz olan bir takımda bu özelliğini kullanması biraz güç olacaktır ancak kat işleyen bir forvetle birlikte olduğunda ikili oyunları çok daha fazla etkin oynayabilir.

Tepe ikili oyunlarında daha çok ikili oyunun yan parçalarını beslediğini söylediğimiz Bruno, forvetten oynadığı ikili oyunlarda ise mükemmel pas açıları ile uzununu pota ile baş başa bırakabiliyor. Forvetten oynadığı ikili oyunların büyük bir çoğunluğunda uzuna topu indiren Bruno, bu tip pozisyonlarda potaya gitmeyi çok tercih etmezken savunmayı okuyarak hareketliyken attığı paslarla rakip savunmayı çözebiliyor. 

3-4 paragraf ikili oyun becerisini anlatmaya çalıştığım Bruno Fitipaldo temel olarak ikili oyunlarla yanındaki kaliteli parçaları işin içine sokan ve onların verimini arttıran bir oyun kurucu profilinde. Bunları yaparken topa çok hükmetmeyen ve pası kovalayan yapısı da onun iyi bir takım parçası olabileceğinin en önemli göstergesi bence. 

HEP Mİ TOPLA OYNAR?
Bana kalırsa Bruno'yu bizim takım için önemli kılacak asıl nokta ise onun topsuz oyuna olan yatkınlığı. Gerek milli takımında gerekse İtalya'daki takımında topu bırakıp tıpkı bir şutör guard gibi perdeleri kullanan ve perdeden çıktığında etkin bir şekilde şut opsiyonu bulunan Bruno, aynı zamanda perdeyi koyan uzun oyuncusunu da devrildikten sonra bulabiliyor (Bunu bu sezon Diebler ile denemeye çalışan Ergin hoca istediği verimi alamamıştı). 

Bruno Fitipaldo aynı zamanda set hücumunda topun ters tarafına rahatlıkla yerleştirebileceğin bir oyuncu profili. Topu aldığında direk şut tehdidi olmasına rağmen penetre ederek savunma durumuna göre topu tekrar dışarıya çıkaran Bruno, bu tip durumlarda zaman zaman potaya kadar da gitse bile fizik dezavantajından dolayı boyalı alanda çok iyi bir bitirici değil. Ancak hücuma getireceği bu hareket ve dinamizm bizim gibi durağan ve topu elinde tutarak oynamayı seven forvetlere sahip bir takımda oldukça heyecan verici bana kalırsa.  

CEZA ŞUTÖRÜNDEN FAZLASI
Bruno Fitipaldo'nun hücum yönünden bahsederken değineceğim son başlık ise onun şut özelliği olacak. Attırmayı düşündüğü kadar atmayı da seven ve pozisyon kendisine geldiğinde düşünmeden şutu kaldırabilecek güvene sahip olan Bruno, özellikle bir önceki başlıkta bahsettiğim gibi perdelemeleri kullanarak önemli bir şut tehdidine sahip. Aynı zamanda ikili oyun oynarken rakip savunmaya göre kendi şutunu da kullanmaktan çekinmeyen Bruno, bu yönüyle hücumumuza bir rahatlama getirecektir.

SAVUNMA? BÜYÜK SORU İŞARETİ..
Evet, bu kadar övgüden sonra biraz da Fitipaldo'nun oyununda eksi olan noktalara gelelim.. Aslında Bruno oyununda eksileri ve artıları çok belli bir oyuncu bana kalırsa. Ancak eksilerinin Avrupa basketbolu için önemi onun üst seviyede ne kadar başarılı olabileceği konusundaki soru işaretlerini arttırıyor. 

İlk olarak Bruno Fitipaldo fizik ve atletizm olarak Avrupa'da üst seviye için yeterli bir isim değil. Çok ince olmamasına rağmen ayak çabukluğu olmayan ve herhangi bir atletizm yeteneği bulunmayan Bruno, bu durumun getirdiklerini oldukça çekecek. Özellikle savunmada rakiplerini takip etmekte zorlanan ve birebir savunmada onları karşılamada oldukça zorlanan Bruno, çok kolay geçilebiliyor. Fiziğinin verdiği zayıflık yüzünden perdelemelerde de çok oyalanan Fitipaldo, üst seviyede bu açıdan kesinlikle rakiplerinin üstüne oynayacağı ve korunması gereken bir isim. 

Sadece toplu oyuncuyu savunurken değil topsuz oyun savunmasında ve yardımlarda da sıkıntı yaşayan Bruno çoğu zaman topsuz savunma yaparken kayboluyor. Uruguaylı guard gittiği yardımdan sonra oyuncusuna dönmekte sıkıntı yaşarken hatta çoğu zaman yardıma gittiği boyalı alanda sıkışıp oyuncusunu kaybediyor. 

Tabi ki Bruno'nun savunma zaafları konusunda onun savunma konsantrasyonundaki zayıflığın etkisi var ancak bu durumda oynadığı takımlarda kendisinden savunma yapmasının hiç beklenmemesinin de büyük etkisi var. Ancak Euroleague'de bu durum böyle olmayacak ve Bruno sahada kalmak istiyorsa hücumda sahaya kattıklarının yanında savunmada da mutlaka sahaya bir şeyler koymak zorunda olacak. Fakat gerek fiziksel özellikleri gerekse de mental özellikleri bu durum için pek elverişli değil. 

KONTROL EDİLEBİLİR TOP KAYIPLARI
Bruno Fitipaldo'nun bu yıl yaptığı istatistiklere bakarsak 3.8 top kaybı istatistiği şüphesiz dikkatimizi çekecektir. Oyun kurucu pozisyonunda oynayan bir isim için bu rakam biraz fazla gözükse bile Bruno'nun yaptığı top kayıplarını incelersek genellikle bunları elden veya basit hatalar şeklinde değil de ikili oyun sırasında pas denemeleri sırasında yaptığını görebiliriz. Hatta milli takım kariyerinde biraz daha topsuz oyunla oynayan ve İtalya'da olduğu kadar topa hükmetmeyen Bruno'nun top kaybı istatistiklerinin de yarı yarıya düştüğünü görebiliriz(2015 FIBA Amerika Şampiyonasında 1.8 top kaybı). 

Bruno'nun genellikle top kayıplarını ikili oyundan sonra potaya gittiğinde boyalı alanda kendinden uzun oyunculara karşı kaybolduğunda topu dışarı çıkarmaya çalışırken veya ikili oyunlarda ters tarafı ararken yaptığını görüyoruz. Burada fiziksel dezavantajını yaşayan Bruno'nun top kayıplarının biraz da İtalya'da yükün çok fazla onun omuzlarına kalmasından dolayı olduğunu düşünüyorum. Bizim takımımızda daha fazla yönlendirici el ile birlikte Bruno'da top kayıplarının sayısını dengeleyecektir. 

DRIBLING SORU İŞARETİ
Bruno Fitipaldo konusunda bireysel olarak değineceğim son nokta ise onun dribling yeteneği. Bruno bir oyun kurucuya göre yüksek dribling yapan bir isim. Bir üstteki paragrafta belirttiğim gibi dribling sırasında pek fazla top kaybı yapmasa bile Euroleague gibi daha sert savunmaların olduğu bir organizasyonda Bruno'nun zorlanması çok fazla sürpriz olmaz. Bu da onun üst seviyede kalıcı olması için üzerine koyması gereken noktalardan birisi kesinlikle.. 

Son olarak genel bir toparlama yaparsak, Bruno Fitipaldo oyun kurucu yetenekleri olan ve aynı zamanda topsuz oyunu da bilen bir isim. Sadece attırmaya veya atmaya odaklanmayan bu iki işi de dengede yapmaya çalışan Bruno, tek başına bir takımın kalitesini arttıracak bir isim olmasa bile yanında yer alan kaliteli oyuncuların kalitesini ortaya çıkartacak bir oyuncu diyebilirim. Bu yüzden onunla ilgili beklentileri ayarlarken ilk etapta bu seviyeye uyum sorununu da  düşünüp çok büyük beklentiler oluşturmamak gerekli diye düşünüyorum. Ancak sezon ilerledikçe oyunun üzerine koyabilecek yetenekli bir guard kesinlikle.

Hiç yorum yok

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.