Galatasaray ve çözülmeyen problemler

Galatasaray, geçtiğimiz sezon ortasında Fatih Terim'in geldiği 21 Aralık gününden bugüne pek çok değişim yaşadı. Florya'daki çimleri dahi değiştiren Fatih Hoca geçtiğimiz transfer döneminde de kendi kadrosunu kurmak amacıyla kadroda revizyona başladı. Stoper ve forvet bölgesini baştan aşağı oluşturan Galatasaray yavaş yavaş Fatih Terim'in kurduğu bir kadro olmaya başladı. Lakin Galatasaray bu değişimi yaşarken saha içinde hiçbir değişim göstermiyor.

Öncelikle şunu söylemekte yarar var. Fatih Terim büyük bir fedakarlık göstererek babası ağır şekilde hastayken takımın başında sahaya çıktı. Yani bu yazıda yazacaklarım Alanyaspor maçındaki hatalar üstüne olmayacak. Zira bu maça bu durumda çıkması ve doğru kararlar vermesi pek de mümkün değil.

Tudor ile geçen sezon yollarını ayırırken Galatasaray'ın saha içinde Mariano ve Fernando'ya baskı yapılınca geriden oyun kuramama gibi bir sorunu vardı. Deplasmanlarda çok kolay sinen bir takım mevcuttu. Büyük maçları da oynayamayan bir takımdı. Sağa fazlaca kayarak sağ kenardaki varyasyonlar bağlı şekilde hücum eden bir Galatasaray vardı. Geldiğimiz bugün 1 yıldan fazla oldu ama Galatasaray oyun olarak hala aynı sorunları barındırıyor. Galatasaray hala geriden oyun kurmakta zorlanıyor. Hala deplasmanlarda oynanan oyun ile içeride oynanan oyun arasında büyük bir fark var. Fatih Terim kadroda değişimi başlattı ama saha içinde hala bir değişim yok. Dünkü maçı hatırlarsanız Alanya'nın Mariano oyundan çıkana kadar Galatasaray'ı sürekli sol bek Linnes'e doğru top kullandıracak şekilde yönlendirdi ve Galatasaray geriden çıkıp oyunu sete oturtmakta oldukça zorlandı. Takım boyu yine oldukça fazlalaştı ve orta sahada Alanya çok net bir üstünlüğe sahip oldu. Galatasaray ilk yarı boyunca 2 yıldır pek çok deplasmanda olduğu gibi rakip kaleye topu taşıyamadı. Bunlar sadece tek maçlık olaylar değil hepsi genel olan sorunlar. 

İkinci yarıda Fatih Terim takımın geriden oyun kuramama sorununu görüp Badou'yu Fernando'nun yanına attı. Derinde daha rahat top kullanan ve öne topu taşıyabilen bir Galatasaray oldu. İkinci yarının başında Galatasaray maç boyunca ilk kez set hücumu emte şansını bulmaya başladı. Ve golde böyle geldi. Belhanda'nın iyi bir maç çıkarmamasına rağmen takımda gollük pası atabilecek 2-3 sayılı oyuncudan biri olduğu gerçeğini bir kez daha gördük. Yaklaşık 5 dakika sonra Galatasaray yine Belhanda'nın pasında bu kez Sinan ile fırsattan yararlanamadı. 60.dakikadan sonrası ise Alanya tekrar oyunun hakimiyetini eline almaya başladı. Galatasaray'ın bugün oynadıpı oyunda bekleri en kilit roldeki isimler. Beklerin iyi oyunu veya kötü oyunu takıma oldukça fazla etki ediyor. Örneğin Mariano'nun iyi oynadığı ve Galatasaray'ın kötü oynadığı bir maç hatırlamıyorum. Mariano'yu en çok eleştirenlerden biriyim ancak dünkü maçta tekrar anlaşıldı ki Mariano geriden oyun kurma ve hücumda belirleyici olma gibi çok önemli rolleri var ve Linnes bunları pek fazla yapamıyor. Linnes'ten ortalama bir hücum performansı ve ortalama bir savunma performansı alabilirsiniz ama Linnes'in bu performansı takımı üst seviyeye taşımaz. Mariano'nun ise hücum performansı takıma seviye atlatır.


Galatasaray çok önemli bir virajdan sezonun ikinci yarısı adına seviye ölçebilecek ilk maçtan hem oyun olarak hem de skor olarak çok kötü şekilde ayrılıyor. Ligde Başakşehir'in artık 8 puan gerisinde. Şampiyonluk ihtimali 14 haftada hemen hemen hiç hata yapmamasına bağlı ve Galatasaray kimseye ben hata yapmam dedirtmiyor. Fatih Terim kadro içinde revizyona başladı ancak saha içinde de artık bir şeyleri değiştirmesi lazım.

1 yorum:

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.