Analiz: Galatasaray için felaket senaryoları yazılacak bir derbi olmadı...


Beklentinin yüksek olduğu bir Galatasaray-Fenerbahçe derbisi daha bekleneni veremedi ve maç bir kez daha golsüz beraberlikle sonuçlandı. Galatasaray'da Saracchi'nin yokluğunda Linnes tercih edildi. Fenerbahçe de ise geçen haftadan farklı olarak 3 isim değişmişti. Tisserand, Sosa ve Deniz ilk 11'de şans bulan isimler oldu. Maça iki takımda dengede başladı. Fenerbahçe topu Galatasaray'a bırakıp Galatasaray'ın hatalarını kovalamaya çalışırken Galatasaray ise geçen haftalara oranla daha çok tedbiri düşünen bir yapısı var gibi gözüktü.

Fenerbahçe'nin bu maça daha iyi hazırlanan takım olduğunu söylemekte yarar var. Maçın başlangıcından itibaren Galatasaray'a iyi bir pres yaptılar ve Galatasaray'ın hızını kestiler. Forvet Enner Valencia, Marcao'ya baskı yaparken forvet arkası gibi oynayan Ozan Luyindama'ya baskı yaptı. Oyun yapısı gereği Taylan'ın yanına ekstra futbolcu indirmeyen Galatasaray, beklerinde de çıkış imkanı bulamayınca çok sıkışık uzun oynamak zorunda kalan bir yapıya büründü. Falcao'nun stoperlerin arasında kaybolduğu, Feghouli ve Belhanda'nın etkisizleştiği bir takıma dönüştü. Arda'nın top saklaması Galatasaray'a biraz olsun nefes aldırırken Emre Kılınç en kötü maçlarından birini oynadı. Galatasaray hücumda geçen maçlarına oranla etkisiz olması Erol Bulut'un bir marifetiydi ancak Fatih Terim'in tutmayan A planından çok geç vazgeçmesi ciddi anlamda Galatasaray adına bir soruna dönüştü. Özellikle ikinci yarıda 60'dan sürekli kontra atak yemeye başlayan Galatasaray'a bu kadar çok sabretmenin manası pek bulamadım. Galatasaray bu kadar etkisiz hücum ettiği bölümde Fenerbahçe ne yaptı derseniz Fenerbahçe, Galatasaray'dan daha da etkisizdi. Daha çok ceza sahasında topla buluşma gibi zayıf bir istatistik ile Fenerbahçe'nin daha iyi oynadığını iddia etmek pek mantıklı bir yorum gibi duruyor. Fenerbahçe 19 kez ceza sahasında topla buluşmuş olmasına rağmen bir kez olsun Fatih'i tehdit eden şut atamaması ciddi bir soru işareti. Ya Fenerbahçe sahaya 1 puana aşırı odaklanmış şekilde çıktı ya da ciddi bir hücum problemi bulunmakta.

Galatasaray oyuncu değişikliklerinden sonra 4-1-4-1 düzeninden vazgeçip 4-2-3-1 düzenine geçiş yaptı ve geriden pasla çıkışlarda büyük oranda rahatlamaya başladı. Taylan'ın yanına +1 isim eklenince Fenerbahçe'nin çözümü olmadığını görmüş olduk. O kadar ana plana odaklıydı ki takım karşısında farklı bir düzen görünce maç boyunca görmediği bir baskı görmeye ve oyunun Fenerbahçe yarı sahasına yıkıldığı bir maç izlemeye başladık. Bu bölümde Emre ile bir kez şans bulan Galatasaray baskıya rağmen vasatı aşamayan bir hücum performansı ekledi. Yeni oyuna giren isimlerin Ozan'ın çıkışlarında rahatlıkla faulle durdurması da değişikliklerin gerekliliğini ortaya koydu. 

Başladığı gibi biten maçta aslında her iki tarafta bu skora burun kıvırmayacağını maç sonu açıklamalarında gösterdi. Fatih Terim maç yoğunluğu sebebiyle, Erol Bulut takımının yeni kurulmasından şikayetçi olarak tat vermeyen bu maça bahanelerini sunmuş oldular. Aslında Galatasaray adına çok da felaket senaryoları yazılacak bir maç olmadı. Altay, Fenerbahçe adına sahanın en iyilerinden biriyse bu Galatasaray adına iyi bir işaret. Fenerbahçe ise Galatasaray'ı iyi bozduğu için sevinebilir ancak ligin en kötü kalecilerinden biri olan Fatih Öztürk'ü bir kez bile tehdit edememesi düşündürücü. 

Hiç yorum yok

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.