Fatih Terim: Dostluk maçı, dostlarla oynanır..

Yeni sezon hazırlıkları kapsamında Olympiakos ile hazırlık maçı oynaması planlanan ve bunun için dün Atina'ya hareket eden Galatasaray, havalimanında yaşanan skandalın ardından geri dönme kararı aldı. Uzun bir bekleyişin ve diplomasinin ardından gece geç saatlerde İstanbul'a dönen takımımızda, teknik direktörümüz Fatih Terim basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. 

TAKIMIN YARISI DIŞARI ÇIKMIŞTI..
Takdir edersiniz ki Galatasaray uluslararası kuralları çok iyi bilen bir kulüptür. Özellikle Avrupa’da ve dünyada bu tecrübeyi en fazla edinen kulüplerin başındadır. 24 saat önce, dün sabah hepimiz zaten test olduk. Oraya hepimiz elimizde PCR ve tüm testlerin belgeleriyle gittik. İndiğimizde hızlı bir testin olacağını söylediler. İki ülke arasında yapılan son anlaşmaya göre her iki taraf da yapılan PCR ve test sonuçlarını kabul ediyor. Başka bir şey istenmiyor; ama bize bir test yapılacağını söylediler. Nedenini sorduysak da son iki gündür bunu uygulamaya başladıklarını söylediler. Biz de peki dedik, itiraz etmedik. Bunun herkes için değil, rastgele olduğunu söylediler. Bu rastgele işleme ben de denk geldim. Elimizdeki PCR vesikasının da fotoğrafını çektiler. Bir kısmına ihtiyaç yok dediler ve onlar da dışarıya çıktılar. Sonra, biz oradan çıktık. Bazı memurlar hayır olmaz dediler. Yarıya yakın insan çıktı dedik. Bunun içinde Selçuk hoca, Necati hoca, malzemeciler ve masörler vardı. Malzemeler gitti.. Ülkeye giriş damgalarını yediler ve dışarıya çıktılar. Böyle denince biz de çıkan olduğunu söyledik. Öbür tarafta hiç bu teste tabi tutulmadan giren turistler var. Hayır dediler. Herkesi çağırın, test olacak dediler. İçeriye girilmesine müsade edilen kişiler otobüslerden indirilerek dışarıya çıkarıldı. Bundan sonra bizim için yapılacak tek şey var. O da geri dönmek. Çünkü dostluk maçları dostlarladır. O davranış hiç dostça değil. Dolayısıyla Ali Bey ile birlikte dönmeye karar verdik. Dönme kararımız daha doğrudur. 

DEPORT ETMEK İSTEDİLER, PASAPORTLARI VERMEDİK
Dönme kararını aldığımız andan sonra birkaç dakika içerisinde anında Sayın Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere Dışişleri Bakanımız, Spor Bakanımız, Türk Hava Yolları Genel Müdürü İlker Aycı Bey aradı. Büyükelçimiz ve başkonsolosumuz orada bizatihi bulundular. Dışişleri Bakanımız birkaç kez aradı. Cumhurbaşkanımız hiç ilgisini eksik etmedi. Dolayısıyla onlara sonsuz teşekkür ediyorum. Onların sesini duyunca insan kendini anında güçlü hissediyor. Oradan sonra Ali bey ile birlikte nasıl döneriz diye düşünürken, birkaç saat geçti. Futbolcularımız hem sıkıldılar hem yoruldular hem de acıktılar. Bir servis yapılmadı. Orada launcha gitmemiz doğruydu. Oraya giderken ona da müsaade etmediler. En çarpıcı olan şey de pasaportlarımızı istemeleriydi. Niçin diye sorduğumuzda deport edeceklerini söylediler. Biz de pasaportlarımızı ısrarla vermeyeceğimizi söyledik. Birkaç defa gidip geldiler. Bu arada dört saatlik bir zaman geçti. O arada kaptanlarımız ve hosteslerimiz hazır vaziyette beklediler ama izin vermediler. Dolayısıyla orada kaldık mecburen. Olympiakos Kulübü’nden arkadaşlarımız, yetkililer dışarıda bir hayli çırpındılar yardım için. Olmadı. Artık o kararı verdikten sonra hala bize söylenen, hep beraber gelin ve test olun şeklindeydi. Orada kalmamak en doğru olanıydı. Olympiakos Kulübü’nün sahibi ve başkanı Mariakis de beni aradı. Kendisine teşekkür ediyorum. Kendisiyle ve Olympiakos kulübüyle durumun bir alakası yoktur. Gerek biz gerek Türkiye’deki her türlü kulübün buraya gelen misafirleri havalimanından nasıl aldığımızı, nasıl geçirdiğimizi ve alaka gösterdiğimizi herkes biliyor. Biz başka türlü davranıyoruz. Ben bunu Galatasaray’a yapılmış bir şey olarak görmüyorum. Bunun nereye yapıldığı çok açık. Yoksa şahsımıza veya takımımıza özgü bir şey değil. Herhalde son yılların hassas dengesi içerisinde olan bir şey. Bu davranış şekli hoş değil. Ne tarz ne tavır ne takınılan hareket tarzı hoş. Biz bunları kaldıracak ve bunlara boyun eğecek insanlar ve kulüp değiliz. Dolayısıyla bir karar verdik ve takımımızı alıp döndük. Hangi Türk’e sorsanız oralarda çoğu zaman bazı sıkıntılar yaşamıştır. Böyle bir şeye biz rastlamamıştık. Hayat tecrübelerle dolu, bugün de buna rastlamış olduk. Olsun. Gereği neyse onu yaptık. Yarın da olsa yine aynısını yaparız. Bizim için kurallara uymak en önemli görev. Biz de hangi kural varsa ona uyarak gittik. Eksik veya yapmadığımız bir şey yok. Yazılanları okudum. Biz test istedik olmadı demişler. Evet, ama nasıl? Ben oldum. Onun görüntüsü de vardır. Bana denk geldi. Hiç itiraz etmedim. Çok kişi de oldu; ama başkalarını kontrol etmeden çıkarıyorsunuz. İnsanların girmesi için damga vuruyorsunuz, sonra geri çağırıyorsunuz. Tam bir komedi. Hiç kimsenin savunulacak bir tarafı yok. Herkes yaptığı ayıbı biliyor. Bu ayıp bir şey. Hoş bir şey değil.

BİR MAÇ DAHA OYNAYACAĞIZ
İstanbul’da bir hazırlık maçı almak için uğraşıyoruz. Programımızda herhangi bir değişiklik yok. Maç oynamak istedik; olmadı. Onun yerine başka bir maç oynayacağız. Oynamasak ne olur? Normal antrenmanlarımızla ve çalışmalarımızla hazırlanırız. Çünkü zaten bir maç daha oynayıp gidecektik. O maçı telafi ederiz. Biz her sene Yunanistan’a gidiyoruz. PAOK, Panathinaikos, Olympiakos gibi takımlarla oynuyoruz. Bundan sonra da gideceğiz. Yine söylüyorum. Türk’ün misafirperverliği kimsede yok. Böyle konuların futbolun içinde olması hoş bir şey değil. Kimse bize böyle bir tavırla bize hiçbir yerde davranamaz. Buradan tekrar başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere herkese teşekkür ederim. Özellikle üç defa arayan Dışişleri Bakanımıza, Spor Bakanımıza, büyükelçimiz ve başkonsolomuza bizi koruyan ve kollayan herkese teşekkür ederim.


Hiç yorum yok

Okumuş olduğunuz başlık hakkındaki yorumunuzu bırakmak için lütfen aşağıda bulunan alana görüşlerinizi belirtiniz. Unutmayınız ki; yorumlarınız blog ekibinin onayı doğrultusunda görüntülenecektir. Hakaret ve küfür içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Blogger tarafından desteklenmektedir.